18 Temmuz 2020 Cumartesi

Ordan Burdan

Bazen yalnız kalır insan yada yalnız kaldığını sanır.
Halbuki nefes almak için insana verilen bir aradır.
Her gün bin bir türlü planla uyanıp ertesi günün bin bir türlü planı ile uyur insan.
İşte tam da artık nirvanaya yaklaşırken bir ara verilir insana.
İnsanlardan, günlük koşuşturmacalardan, kızgınlık kırgınlıklardan.
Kısacası bedene ve ruha ağır gelen her şeyden kurtulması için verilen bir ara.
Düşünmek, okumak, dinlemek, söylemek ve kendi için karar vermek için verilen bir ara.
Düşünmek ki bugüne kadar neler yapması gerekirken neler yaptı.
Okumak ki ne kadar çok şey bildiğini zannederken aslında hiçbir şey bilmediğini farketmek.
Dinlemek ki hem ruhunu hem de bedenini; acaba onlar ne istiyor insan ne yapıyor.
Söylemek ki insanlara ve kendine söyleyemediklerini fısıltılar halinde fırtınalara dönüştürmek.
Ve kendi için karar vermek ki bundan sonra hangi patikada hangi amaç için savaşacak.
Uzar gider bu liste insandan insana, hayatta hayata göre değişerek.
Uzar gider bu liste insanın aklındakilerle yaptıkları uzlaşmadığı sürece.
Ve uzar gider bu liste insanın vicdanı tik tak tik tak attığı sürece.

Bu hayatta bir süredir nefes alıp var olmaya çalışıyorum.
Bazen doğru kararlarım bazense en yanlışından oluyor.
Bazen dinlemem gerektiği yerde konuşup konuşmam gereken yerde susuyorum.
Bazen okumam gereken yerde kolaya kaçıp kulaktan dolma bilgilerle yetiniyorum.
Bazen okumamam gereken yerde en derin bilgilere dalıyorum.
Yalnızlığı hem çok sevip hem çok nefret ediyorum.
Bende Dengesizlikler Ülkemde Yuvarlanıp Gidiyorum...